🎄 Çoklu Besin Alerjisi Ne Zaman Geçer

Merhabalar Meowwow arkadaşım çok doğru yazmış. Oğlum nerdeyse 5 yaşında, 2 aylıkken çoklu besin alerjisi teşhisi kondu. Bebeğinizin çoklu besin alerjisi olabilir yani yumurta ve sütün dışında başka besinlere de alerjisi olabilir, maalesef deneme yanılma yöntemiyle bulacaksınız. İlaçAlerjisi Tedavi. İlaca bağlı alerjik reaksiyon gelişirse ilk yapılacak olan sorumlu ilacı doktorunuza danışarak kesmenizdir. Hafif döküntüler ilaçlar ile tedavi edilebilir. Hayatı tehdit eden alerjik reaksiyon (anafilaksi) ise acil müdahale gerektiren tıbbi bir durumdur. Hiç zaman kaybetmeden acil servise başvurulmalıdır. Besin alerjisi olan hastaların büyük bir kısmı zaman içerisinde iyileşir ancak besin alerjileri düzelirken bir grup hastada aero alerjenler dediğimiz ev tozu akarlar, küf mantarları Arı sokması ne yapılmalı ile ilgili birkaç öneri: Arının soktuğu bölgedeki oluşan şişliği azaltmak için bir buz torbası yardımıyla kompres yapılabilir. Şişlik ve kaşıntıyı azaltmak için difenhidramin (Benadryl) gibi bir antihistaminik kullanılması önerilir. Ağrı için ibuprofen veya asetaminofen denemek mümkündür. BebeklerdeSüt Alerjisi, Anne Sütü Alerjisi Ne Zaman Geçer, Anne. Editör Kurulu - Akademik Yorum. Doğum ve Sonrası. yediklerinin kokusu geçer mi?. Astroloji: 7 - 13 Mart 2022 haftalık burç yorumları İlaçalerjisi belirtileri genellikle ilaç alındıktan dakikalar içerisinde ortaya çıkar. Ancak bazen bu süre saatler hatta günler de olabilir. Hatta bazı ilaçların kullanımından haftalar sonra kızarıklıklar ortaya çıkabilir. İlaç alerjisi geçer mi? Bağışıklık sistemimizde zaman içerisinde değişiklik meydana gelebilir. Tozalerjisi ne iyi gelir [email protected] [email protected] [email protected] reverse crunch bugun adana da hava durumu bamya hangi mevsimde yetisir. Scroll to top 1112 yaş diyet programı hem erkenden kilo problemini çözmek isteyen hem de kendini bir spor dalında geliştirmek isteyen çocuklara önerilmektedir. Bu araştırmada bal alerjisi ile ilgili bir veri bulunmamaktadır, ancak bal alerjisi besin alerjileri arasında en ciddi alerjilerdendir. Ayrıca, çocuklarda çoklu gıda alerjileri de yaygın bir şekilde görülmektedir. Ancak, pekmezin neden olduğu bir alerji tespit edilmemiştir. Peki, tüm bunların dışındaki alternatifler nelerdir? Sanırımçoklu besin alerjisi var. Bu durumu daha iyi yönetebilmek için bir Çocuk Alerji Uzmanı ile görüşmenizi öneririm. SORU 341: İnek sütü alerjisi olan bir bebeğin emziren annesinin diyet yapmaya başlaması ile beraber mukuslu kakası ne zaman düzelir yani farazi olarak? Besinalerjisi olan çocuklara genel olarak çocukluk çağı aşıları yapılmasında sakınca yoktur. Ancak dikkatli olunması gereken birkaç durum söz konusudur. Kızamık, kızamık-kızamıkçık-kabakulak(MMR) ve grip (influenza) aşıları hazırlanış özellikleri nedeniyle çok az miktarda yumurta ilişkili antijen içerebilir. Süt kefir ve yoğurt keyfinizden vazgeçmemek ve tüm faydalarından yararlanmanız için İçim Rahat her geçen gün büyüyen ailesi ile sizlerle. Laktozsuz Süt 1L. Enerji ve Besin Öğeleri İçim Laktozsuz Yarım Yağlı Süt (100 ml için) Enerji: 186 kJ / 44 kcal. Yağ: 1,5 g. Karbonhidrat: 4,7 g. Protein: 3 g. 6RVhBcq. Besin alerjisi; bağışıklık sistemi normalde zararsız olan besini, zararlı bir madde olarak algıladığı için oluşur. Besine karşı vücut savunma için antikor üretir ve yiyecek tekrar yendiğinde, bağışıklık sistemi kimyasal madde salgılar. Bu madde, çocuğunuzun solunum, sindirim, cilt ve kalp-dolaşım sistemlerini etkileyerek alerjik reaksiyona neden olur. Çocuklarda besin alerjileri sıklıkla görülür ve zaman içerisinde doğru tedavi uygulandığında büyük oranda iyileşme görülebilir. Çocuklarda Besin Alerjileri Hangi Dönemlerde Görülür? Özellikle 0-2 yaş döneminde besin alerjisi görülme sıklığı yüksektir. Annenin beslenmesine bağlı olarak anne sütüyle bebekte alerjik reaksiyon oluşabilir. Bu tip bu durumda, bebeğin hangi gıdaya alerjisi olduğu tespit edilerek anneye dir diyet listesi verilir. Annenin, diyete uygun davranmasıyla alerjinin etkileri ortadan kalkar. Diğer taraftan ek gıda ile birlikte besin alerjisinde artış görülebilir. Bu noktada, sizin dikkatli olmanız ve yeni yiyecek denemelerinde üç gün kuralını uygulamanız alerji riskini azaltacaktır. Bebeklik döneminde; anne sütü ile bebekte alerjik reaksiyon oluşma ihtimali vardır Çocuklarda Besin Alerjileri Genetik Olabilir Yapılan araştırmalar, bebeklerde alerjiye yatkınlığın genetik etkileri olduğunu ortaya koymuştur. Yani sizin alerjik bir yapınız varsa, bebeğinizde de alerjik reaksiyonlar görülme ihtimali yükselecektir. Bunun yanı sıra; sezaryen doğum, erken doğum, düşük kilolu doğum gibi durumlarda da alerjik reaksiyon görülebilir. Çocuklarda Besin Alerjilerinin Etkileri Nelerdir? Çocuklarda besin alerjileri, çoğunlukla ciltte kabarma, kızarıklık, şişlik, deride kaşıntı, hapşırma, burun tıkanıklığı, öksürük ve solunum zorluğu şeklinde belirti verebilir. Zaman zaman dışkıda kan görülmesi de alerjinin etkileri arasındadır. Bu belirtiler çoğu zaman rahatsızlık vermenin ötesine geçmez, yani ciddi bir sıkıntıya yol açmaz. Ancak, ender de olsa daha ciddi reaksiyonlara yol açabilir. Bu nedenle hafife almadan, uzman desteği almak önemlidir. Çocuklarda Besin Alerjisine En Sık Sebep Olan Besinler Çocuklarda her besin alerjik reaksiyona neden olabilir. Ancak, özellikle soya, kabuklu ve yağlı kuruyemişler, inek sütü, yumurta, bal, balık ve kabuklu deniz ürünleridir Ayrıca şu besinlerde çocukluk döneminde alerjiye neden olabilir İnek sütü İnek sütünün içerdiği proteinlerden dolayı alerjik etkisi yüksektir. İnek sütünden yapılan süt ürünleri de bu açıdan riskli Bebeklik ve çocukluk döneminde yumurta alerjisi çok sık görülür. Özellikle yumurtanın beyazı daha yüksek alerji riski ve kabuklu deniz ürünleri Güçlü alerjen grubunda yer alan deniz ürünleri yedikten hemen sonra alerjik reaksiyonlara neden Tahıl grubunda buğday ve mısır en alerjen besinlerdir. Çocuğunuza yulaf, bulgur gibi daha kolay sindirilebilir tahılları öncelikle vermeniz Kuzu eti daha az alerjendir. Ek gıdaya geçişte ilk olarak kuzu eti tercih etmeniz bu açıdan daha Çilek, kivi, kavun, armut, kiraz, vişne alerjiye neden olan besinler Çocuklarda sık tüketimi alerjiye neden 1 yaşın altındaki çocuklarda alerjiye neden olabileceği için Çocuk beslenmesinde baharat alerjik yönleri nedeniyle çok tercih edilmez. Hardal, karabiber, nane baharatlar içinde alerji riski yüksek olanlar arasındadır. Beslenmede 3 gün kuralı, ek gıdaya geçişle birlikte bebeğinizin besinlere alerjisinin olup olmadığını anlamak için uygulayabileceğiniz pratik bir metottur Beslenmede 3 Gün Kuralı Nedir? Beslenmede 3 gün kuralı, ek gıdaya geçişle birlikte bebeğinizin besinlere alerjisinin olup olmadığını anlamak için uygulayabileceğiniz pratik bir metottur. Bu kural ile bebeğiniz yeni bir yiyecekle tanıştığı zaman oluşabilecek reaksiyonları, olası yan etkileri ve alerjinin hangi yiyecekten kaynaklandığını kolayca anlayabilirsiniz. Kısacası; bir yiyecekle bebeğinizi tanıştırdığınızda 3 gün boyunca yeni bir besin vermeyin. Çocuklarda Besin Alerjileri Ne Zaman Risklidir? Daha öncede belirttiğimiz gibi çocuklarda besin alerjisi rahatsızlık vericidir. Ancak nadiren de olsa bazen üzücü sonuçlara yol açabilir. Anafilaksi alerjik şok terimiyle açıklanan bu durumda alerjiye neden olan besini yedikten dakikalar sonra alerjik belirtiler ortaya çıkabilir ve ağır bir şekilde alerjik belirtilerin yanı sıra; karın ağrısı, ağızda karıncalanma ve uyuşma, mide bulantısı, kusma, boğazda tıkanma hissi, dilde şişme ve yutkunma zorluğu, bayılma görülebilir. Ani gelişen bu durumda, hiç vakit kaybetmeden sağlık kuruluşuna başvurmanız hayati önem taşır. İlaç ile görülen etkiler ortadan kaldırılabilir ve olumlu sonuç alınabilir. Çocuklarda besin alerjileri, çoğunlukla ciltte kabarma, kızarıklık, şişlik, deride kaşıntı, hapşırma, burun tıkanıklığı, öksürük ve solunum zorluğu şeklinde belirti verebilir Çocuklarda Besin Alerjileri Nasıl Teşhis Edilir? Çocuğunuzda besin alerjisi ya da herhangi bir alerjik reaksiyon olduğunu düşünüyorsanız, alerji uzmanına giderek test yapmanız gerekir. Besin alerjisi için yapılacak test, çocuğunuzun yaşına göre değişkenlik gösterecektir. Besin Alerjisi Testi Nasıl Yapılır? Kandan alerji testi ya da ciltten alerji testi şeklinde farklı uygulamalarla çocuğunuza alerji tanısı konabilir. Ancak, bu testler her zaman doğru sonuç vermeyebilir. Bu nedenle iki testin birlikte uygulanması ve zaman zaman tekrarlanması gerekebilir. Doğumdan itibaren bu testler uygulanabilse de, çoğunlukla 4 yaş üzerinde bu testlerin daha sağlıklı sonuçlar verebildiği belirtilmektedir. Diğer taraftan; besin yükleme testi denilen bir test daha mevcuttur. Çocuğunuza alerji yaptığı düşünülen besin bir süre beslenme listesinden çıkarılır ve sonra şüpheli yiyeceğin yüklemesi yapılır ve sonuçlar değerlendirilir. Bu testin, uzman bir hekim tarafından yapılması son derece önemlidir. Aksi takdirde istenmeyen sonuçlar yaşanabilir. Çocuklarda Besin Alerjileri Tedavi Edilebilir Mi? Besin alerjisinden korunmanın en önemli yolu, alerjiye neden olan yiyecekleri çocuğunuzun hayatından tamamen çıkarmaktır. Çok az alınması bile alerjiye neden olabilir. Doğru şekilde yapılan bir diyetle, alerjik reaksiyonlar tamamen ortadan kaldırılabilir. Diğer taraftan; alerjiyi önleyici bir ilaç tedavisi bulunmuyor. Alerjinin neden olduğu reaksiyonları hafifletmeye yönelik ilaçlarla, çocuğun şikayetleri azaltılmaktadır. 5 yaş itibariyle, alerjiye karşı doktor önerisiyle uygulanan aşılar, pek çok hastada başarılı sonuçlar vermektedir. Besin Alerjisi Geçer Mi? Besin alerjisi; erken teşhis ve doğru tedavi ile yaş ilerledikçe ortadan kalkabilir. Bu noktada, doktorunuzun önerdiği tedaviye uygun davranmak son derece sayede, çocuğunuzun pek çok alerjisi zaman geçebilir. Çocuk Bakıcısının Besin Alerjisi Konusunda Sorumlulukları Nelerdir? Çocuğunuzun besin alerjisi varsa, çalışacağınız çocuk bakıcısının dikkatli ve sorumluluk sahibi olması son derece önemlidir. Çocuğunuza uyguladığınız diyete harfiyen uyması, alerjik belirtileri gözlemleyerek sizi bilgilendirmesi gerekir. Ayrıca, gelişebilecek ani durumlara karşı ilk yardım bilgisine sahip olması da sizin için avantajdır. Bunun yanı sıra iyi bir çocuk bakıcısının sahip olması gereken diğer özellikler şunlardır Dürüst,Güvenilir,Güler yüzlü, sakin, sabırlı,Çocuk gelişimi bilgisi olan,Kişisel bakım ve hijyenine dikkat eden,Sağlıklı,Çocuğunuz için iyi model olabilecek,Pozitif iletişim kuran,Düzenli,Güvenilir referanslara sahip kişiler sizin için ideal olabilir. EvdekiBakıcım İle Doğru Bakıcıyı Bulun Çocuk bakımı zor ve ciddi bir iştir. Bu nedenle, bu işi üstlenecek kişinin donanımlı ve uzman olması sizin için büyük avantajdır. Sonrasında sorun yaşamamak için, bakıcı seçiminde özenli ve titiz olmanız gerekir. Bir de bakıcınızı, doğru adreste aramanız doğru kişiye ulaşmanızda etkili olacaktır. EvdekiBakıcım; uzman kadrosu ile sizin bakıcı arayışınızda doğru adres olabilir. Hizmet alan ailelerin olumlu geri bildirimleri, uzman kadrosu, süreç boyunca danışmanlık hizmeti sizin doğru kişiyi bulmanızda büyük etkendir. Yapmanız gereken kriterlerinize uygun ilanınızı sitemizde yayınlamak ve mutlu ailelerimizin arasına katılmak… Besin alerjileri oldukça yaygın alerjilerdir ve pek çok besin alerjik reaksiyona neden olabilir. Dünya genelinde tüm besin alerjilerinin büyük bir kısmını oluşturan 8 besin vardır ve yumurta da bu sekiz besinden biridir. Yumurta alerjisi bebeklerde ve çocuklarda alerjik yaygın olarak alerjik reaksiyona neden olur. Bu yazımızda yumurta alerjisi ile detayları sizler için yazdık. Yumurta Alerjisi Nedir? Yumurta alerjisi, yumurtalarda bulunan proteinlere karşı bir reaksiyondur. Vücudunuzun bağışıklık sistemi yumurta proteinlerine çoğunlukla yumurta beyazında tepki verir ve ardından çeşitli semptomları tetikler. Bazen bu reaksiyonlar bazı insanlar için hayati tehlike oluşturabilir. Yumurtaya alerjiniz varsa reaksiyondan kaçınmanın tek yolu yumurta ve yumurta içeren yiyecekleri yemekten kaçınmaktır. Yumurta Alerjisi Geçer Mi? Yumurtanın yaygın bir alerjen besin olması bebeklerde yumurta alerjisi ne zaman geçer sorusunun sıklıkla sorulmasına neden olan bir durum. Çoğu ebeveyn bebeklerinde ve çocuklarında görülen yumurta alerjisinin ne zaman geçeceğini, nasıl beslenilmesi gerektiğini merak ediyor. Çoğu çocuk 3 yaşına gelene kadar yumurta alerjisini aşar. Ancak bazı kişilerde yumurta alerjisi yetişkinliğe de taşınır ve ömür boyu devam eder. Yumurta Alerjisinin Belirtileri Nelerdir? Yumurta alerjisinin belirtileri kişiden kişiye değişiklik gösterebilir; bazı kişilerde belirtiler hafifken bazı kişilerde ise oldukça şiddetli olabilir. Belirtiler, yumurtaya maruz kaldıktan kısa süre sonra ortaya çıkar. Yumurta alerjisi kaç günde geçer sorusunun cevabı da değişkendir. Belirtiler bazı çocuklarda birkaç saat içinde düzleme gösterirken bazı çocuklarda ise biraz daha uzun süre devam eder. Yumurta alerjisinin tipik belirtileri şunlardır Kızarmış yüz ve vücut, Kaşıntılı gözler, burun, yüz ve cilt, Dudaklarda ve dilde karıncalanma, uyuşma veya ağrı, Kurdeşen, Kramplar, ishal, kusma, Hırıltı, öksürük. Daha şiddetli belirtiler şunları içerebilir Gözlerin, yüzün, dudakların, boğazın ve dilin şişmesi, Zayıflık, baş dönmesi, Kaygı, sıkıntı, korku ve kıyamet duygusu, Konuşma, yutma veya nefes almada zorluk, Kan basıncında düşüş, Hızlı kalp atımı, Bayılma, Anafilaksi. Anafilaksi son derece şiddetli bir reaksiyondur ve acil tıbbi müdahale gerektirir. Müdahale edilmeyen anafilaksi ölümcül olabilir. Yukarıda sıralanan şiddetli belirtilerden herhangi birini yaşamanız durumunda vakit kaybetmeden tıbbi destek alın. Adrenalin oto enjektörünüz varsa hemen kullanın. Bebeğimde Yumurta Alerjisi Varsa Ne Yapmalıyım? Bebeğinize yumurta alerjisi teşhisi konduysa, bebeğinize yumurta ve yumurta içeren yiyecekler vermekten kaçınmanız önemlidir. Bebeğiniz anne sütü ile besleniyorsa, yumurta ve yumurta içeren yiyecekleri kendi beslenme listenizden çıkarmanız gerekmektedir. Yumurta proteinleri anne sütüne geçebilir ve alerji belirtilerine neden olabilir. Hangi Yiyecekler Yumurta İçerebilir? Yumurtanın kullanım alanı çok geniştir bu nedenle yediğiniz yiyeceğe oldukça dikkat etmeniz gerekir. Özellikle paketli gıdalar satın alırken etiketlerini dikkatli bir şekilde okumanız yararlı olacaktır. Yumurtalar, beklemediğiniz zamanlarda bile çeşitli yiyeceklerde bulunabilir. Aşağıdaki yiyecekler yumurta içerebilir Bebek maması, Ekmekler, kekler, kurabiyeler ve kekler gibi unlu mamüller ve fırın karışımları, Dövülmüş veya kızarmış yiyecekler, Şeker ve çikolata gibi şekerlemeler, Kremalı soslar, salata sosları ve mayonez, Muhallebi, dondurma, beze ve puding gibi tatlılar, Fırınlanmış ürünlerde yumurta yıkama gibi buzlanma ve sırlar, Hamburger, sosisli sandviç, köfte ve şarküteri gibi et karışımları, Çorbalar, et suları ve bulyonlar. Yumurtanın Diğer İsimleri Nelerdir? Yumurtalar, farklı bir isim kullanan yiyeceklerde de bulunabilir. Ovoglobulin gibi “ovo” ile listelenen herhangi bir içerikten kaçınılmalıdır. Yumurtalar için şu diğer adlara dikkat edin, örneğin Albümin/Albüm, Konalbümin, Yumurta ikameleri, Globulin, Lizozim, Beze, Ovalbümin, siliko-albüminat, Vitellin. 17 Haziran 2021/ 300 845 admin admin2021-06-17 1629582021-06-17 162958Yumurta Alerjisi Ne Zaman Geçer? Besin alerjisi; bir yiyeceği tükettikten sonra ortaya çıkan, bağışıklık sisteminin tepki olarak gösterdiği reaksiyona verilen isimdir. Besin Alerjisi Nedir, Ne Demek? Günlük hayatta tüketilen pek çok besinin zararlı olmamasına rağmen bağışıklık sistemi tarafından bir tehdit olarak algılanması sonucunda ortaya çıkan semptomlar besin alerjisi şeklinde nitelendirilmektedir. Genel olarak 3 yaş altından çocukların %8'inde görülebilen bu durum aynı zamanda düşük bir olasılık dahi olsa yetişkinlerde de görülebilmektedir. Genel olarak besinlerden alınan protein bağışıklık sistemi tarafından sanki bir virüs gibi algılanması sonucunda ortaya çıkar. Yabancı bir madde olarak algılanan proteinlere karşı vücut IgE tipi antikorlar üretir. Bu antikorla vücutta pek çok maddenin salınımını arttırır. Bu durumda bazı semptomların ortaya çıkmasında neden olur. Vücutta alerjiye neden olan besinler tüketildiği zaman IgE antikorlar histamin isimli bir kimyasalın meydana gelmesine sebebiyet verir. Histamin kişinin proteine karşı duyarlılık göstermesine yol açar. Genel olarak besin alerjisi buğday, soya ürünleri, yumurta, süt, çilek, badem ve ceviz gibi gıdaların tüketilmesi sonucunda meydana gelmektedir. En yaygın bunlarda görülmektedir. Besin alerjisi ile gıda intoleransı birbiri ile karıştırılan fakat birbirinden ayrı şeylerdir. Gıda intoleransında alerjiye neden olan şey besin değil besinin tüketilme miktarıdır. Az miktarda tüketim gerçekleştiğinde sorun çıkmazken, gereğinden fazla tüketilmesi durumunda alerjik etkiler oluşmaktadır. Besin Alerjisinin Belirtileri Nelerdir? Nasıl Anlaşılır? Eğer kişinin bir besine karşı alerjisi varsa ilk yediği zaman bunu anlamaz. Aynı besini ikinci kez tükettiği zaman alerjisi olup olmadığı ortaya çıkar. Besin alerjisinin belirtileri hafif ya da şiddetli bir şekilde görülebilmektedir. Genel belirtilere baktığımız zaman şu şekilde sıralama yapabiliriz Midede bulantı, kusma ve ağrı meydana gelmesi Deri üzerinde kaşıntı, döküntü ve kurdeşen gibi rahatsızlıkların oluşması Boğazda, gözlerde ve dilde şişme Aniden gelen fenalık hissi ve beraberinde göğüs ağrısı, nefes darlığı oluşması Tansiyonun düşmesi ve buna bağlı olarak baş dönmesinin yaşanması Bayılma ve ciddi alerjik durumlarda meydana gelen anaflaktik şok Ağızda karıncalanma ve kaşıntı hissinin olması Hapşırma, burun tıkanıklığı, geniz akıntı oluşması Genel olarak besin alerjisi bebeklerde görülmektedir. Anne sütü ile beslenen çocuklar, sonrasında ek besine geçtiği zaman vücutta alerjik etkiler meydana gelebilir. İnek sütü, buğday, balık, yer fıstığı, kabuklu deniz ürünleri, susam ve bazı bakliyatların tüketilmesi ile ortaya çıkmaktadır. Sadece çocuklarda değil yetişkinlerde de bazı besinlere karşı alerji meydana gelebilmektedir. Besin Alerjisi Teşhisi ve Tanısı Nasıl Konur? Genel olarak vücudun alerjiye tepki olarak üretmiş olduğu IgE antikor ölçümü ile gıda alerjisi tanısı koyulmaktadır. Besinlere özel bir şekilde yanıt veren solunum, kan ve deriden alerji testleri yapılmaktadır. Genel olarak alerjiye neden olan besin tüketildikten sonra kişiye test uygulanır ve antikor seviyesi ölçülür. Sonrasında süreç izlenir ve kişini alerjisi olup olmadığının teşhisi gerçekleştirilir. Besin Alerjisi Nasıl Geçer? Genel olarak besin alerjisi tedavisi için uygulanan en önemli yöntem, alerjiye neden olan besinin tüketilmemesidir. Fakat bazı durumlarda alerji ufak bir sebepten ötürü tetikleyebilir. Bunu önlemek için antihistaminika ilaçlar kullanılmaktadır. Bu şekilde alerji belirtilerinin bastırılması sağlanır. Ciddi ve şiddetli alerjiler için epinefrin enjeksiyonu yapılabilir ve acil tıbbi yardım uygulanabilir. Bahar ayının gelmesi ile saman nezlesi olarak bilinen alerjik rinit, burun solunum yollarında meydana gelen bir problemdir. Genellikle açık havada geçirilen sürede yeşil alanlarda polenlerin rüzgarla dağılması sonucunda artış gösteriyor. Bu alerjik reaksiyon zamanla yerini alerjik astıma bırakabilir. İşte bahar alerjisi olarak bilinen saman nezlesinin tedavi yöntemleri... SAMAN NEZLESİ ALERJİK RİNİT NEDİR? Saman nezlesi, aynı zamanda “alerjik rinit” olarak da bilinir. Tıkanıklık, burun akıntısı ve sinüs basınçlarıyla birlikte soğuk algınlığı belirtilerinin sık görüldüğü ve semptomlara sahip yaygın bir rahatsızlıktır. Saman nezlesi, bir virüsün neden olduğu soğuk algınlığının aksine, polen gibi hava kaynaklı maddelere karşı alerjik bir tepki nedeniyle oluşur. Saman nezlesinde alerjik reaksiyona neden olan madde “alerjen” olarak adlandırılır. Saman nezlesi olmayanların çoğunluğu için bu maddeler alerjenler değildir. Çünkü bağışıklık sistemi onlara tepki vermez. Saman nezlesi ve alerjik rinit aynı anlamlara sahip olmakla birlikte, çoğu insan saman nezlesini yalnızca bitkilerden veya mantardan kaynaklanan polen ya da havadaki alerjenlere karşı alerjik bir reaksiyon olduğunu sanır. Alerjik rinit, havadaki parçacıklara; örneğin polen, burun, belki de gözler ve sinüsleri etkileyen toz akarları veya hayvan tüyleri de içerir. SAMAN NEZLESİ BELİRTİLERİ NELERDİR? - Burun akıntısı ve burun tıkanıklığı, - Sulu, kaşıntılı, kırmızı gözler alerjik konjonktivit, - Hapşırma, - Öksürük, - Kaşıntılı burun, ağız veya damak, - Gözlerin altında şişmiş, mavi renkli cilt, - Sinüslerde baskı ve yüzde ağrı, - Yorgunluk. POLEN EN ÇOK NERELERDE BULUNUR? Polen, yılın belli sürelerinde çok büyük bir miktarda havada bulunmaktadır. Polenin en yaygın kaynakları; bahar mevsiminde ağaçlar, yaz sonuna doğru çimenler ve pelinlerdir. Sahil ve yüksek dağ kısımlarında genelde daha az polen vardır. Çimen ve pelin polenleri ancak bir kaç yüz metreden oluşan mesafelere yayılırken, ağaç polenleri kilometrelerce uzaklıktaki mesafelere ulaşabilir. Bu, özellikle huş ağacı poleni için geçerlidir. Bu tür polen, örneğin, sabit güney-doğu rüzgarları ile Güney Finlandiya yada Baltık bölgesinden Kuzey Norveç bölgesine kadar ulaşabilir. Alerji ile ilgili olarak, ülkenin hangi kesiminde hangi tür polenlerin sezonu olduğu, yaz mevsimi boyunca günlük olarak, polen uyarılarıyla bildirilir. Örneğin, huş ağacı polen sezonu Oslo’da biterken Tromsø’de henüz başlamamıştır. ALERJİDEN KORUNMAK İÇİN ALINMASI GEREKEN ÖNLEMLER NELERDİR? - Saman nezlesi problemi olanlar yağmursuz kuru havalarda rüzgar varsa dışarıya çıkmamaya özen göstermelidir. Dışarı çıkmak için havadaki polenleri temizleyen yağmur sonrası tercih edilmelidir. - Alerjenlerin havaya karışımına neden olan çim biçme, yabani ot temizleme gibi bahçe işlerinden uzak durulmalıdır. - Dışarıda giyilen kıyafetler eve dönünce değiştirilmeli ve duş alarak derideki ve saçlardaki alerjenler de temizlenmelidir. - Yılın bu döneminde çamaşırlar, havlu ve çarşaflar polenlerin yapışmasını engellemek için dışarıda kurutulmamalıdır. - Dışarı çıkarken geniş kenarlı gözlükler kullanılmadır. Çok alerjik yapıya sahip kişiler ve astım hastaları alerji maskeleri de kullanabilirler. TEDAVİ İÇİN NELER YAPILMALI? - Kişide alerjiye neden olan etkenlerden uzak durulması, tedavinin ilk ve en önemli aşamasıdır. Saman Nezlesinden korunmak için öncelikle, tozun ve dumanın bulunduğu alanlardan uzak durmak gerekir. Kişi çok hassas durumdaysa maske takabilir. Bulunulan ortamda, ısı ve nem iyi ayarlanmalıdır. Polenlerin arttığı mevsimlerde mümkün olduğunca dış mekânlarda bulunmamak, çok fazla kapı, pencere açmamak gerekir. Evde; akar tutan halı, kilim, battaniye ve özellikle uyunan odada çok fazla bitki bulundurmamak gerekir. Hayvanların tüyleri de alerjiye neden olduğu için evde hayvan beslenmemelidir. Nevresimler, sıklıkla sıcak suyla yıkanmalıdır. Elektrik süpürgesi satın alınırken tozu dışarıya vermemesine dikkat edilmelidir. Özellikle çocukları korumak için, evdeki oyuncakların alerjik olmamasına dikkat edilmelidir. - İlaç tedavisi Bu tedavi ağızdan alınan haplardan ve burun spreylerinden oluşmaktadır - Desensitizasyon Aşı Yöntemi Aşıyla alerji tedavisi, alerjiden kaçınmanın mümkün olmadığı ve veya ilaç tedavisinden fayda görülmediği durumlarda, alerjenin düşük dozdan başlayarak, artan şekilde enjektörlerle cilt altına verilmesi yada dil altından verilmesi ile yapılır. Bunun yeni geliştirilmiş farklı uygulamaları mevcuttur. DOĞAL YOLLARLA ALERJİDEN KORUNMA YÖNTEMLERİ Keçiboynuzu kürü Keçiboynuzu ile hazırlanan bu kür, bahar alerjisi yaşayan kişileri rahatlatarak burunda ve genizde görülen kaşıntıları giderir. Keçiboynuzu aynı zamanda bağışıklık sistemini güçlendirerek, antialerjik ve antibakteriyel yapısıyla alerjik belirtilerin ortadan kalkmasında etkilidir. Bahar alerjisi gibi mevsimsel alerjilerde keçiboynuzu kürü şu şekilde uygulanmalıdır 5 adet keçiboynuzu soğuk suda yıkanır ve iki parmak kalınlığında doğranarak yarım litre kaynayan suya atılır. En fazla 10 dakika kısık ateşte kaynatılır ve süzülerek cam şişe ya da cam kavanoza konur. 1 ay boyunca kahvaltıda ve akşam yemeğinden önce 1 çay bardağı soğuk olarak içilir. Kür, yılda 3 kez uygulanacak şekilde aylık olarak tekrarlanır. Papatya çayı kürü Antibiyotik etkisi bulunan papatya, alerjik reaksiyonların tedavisinde kullanılabilir. Papatyanın canlandırıcı etkisi özellikle vücut direncinin azaldığı bahar döneminde oldukça etkilidir, alerji belirtilerini azaltır, boğaz ağrılarını giderir. Papatya çayı; 3 yemek kaşığı kurutulmuş papatya çiçeğinin yarım litre kaynamış suyun eklenerek demlenmesiyle hazırlanabilir. 5 dakika bu şekilde bekleyen papatya çayı, kahvaltıdan ve akşam yemeğinden sonra günde 2 kez birer fincan içilebilir. Papatya çayı marketlerden hazır olarak da satın alınabilir. Isırgan kürü Bahar alerjisinin tedavisinde en sık kullanılan bitkisel kürlerden biri de ısırgan çayı kürüdür. Ancak öncelikle belirtmek gerekir ki kan şekeri seviyesi düşük olanlar doktor görüşü almadan bu kürü uygulamamalıdır. Ayrıca trombosit düşüklüğü olanların ısırgan kürü uygulamaması gerekir. Isırgan çayı yapabilmek için 1 su bardağı kaynamış suya 1 tatlı kaşığı ısırgan otu atılarak 3 dakika kaynatılarak hazırlanır. Kaynayan ısırganlı su ılındıktan sonra süzülür ve aç karnına sabah ve akşam 1’er çay bardağı içilir ve en az 20 dakika yemek yenmez. Bu kürün 15 gün boyunca devam ettirilmesi ve yılda 1 kez uygulanması yeterlidir. Lavanta kürü Lavanta, bahar alerjisinin burun akıntısı ve genizdeki kaşıntı belirtilerinde etkili bir bitkidir. Baharda akarların ve uçuşan tozların neden olduğu hapşırmanın yatıştırılmasında lavanta ile hazırlanan aşağıdaki kür uygulanabilir 1 su bardağı suda 1 tatlı kaşığı kurutulmuş lavanta 5 dakika kaynatılır. Hafif ılıdıktan sonra süzülür ve yatmadan önce azar azar içilir. Kür, 2 hafta boyunca tekrarlanır. Aynı karışıma batırılan bir parça pamuk bir süre burun deliklerinde bekletildiğinde ferahlama elde edilir. Lavanta çayı ile yutulmadan yapılan gargara, genizdeki kaşıntıları giderir. Bahar alerjisinde alacağınız bu basit önlemler günlük hayatınızda daha rahat olmanızı sağlar. Uygulayacağınız bitkisel kürler ile birlikte polen zamanını daha sağlıklı ve rahatlamış olarak atlatabilirsiniz. Ancak bitkisel kürlerinizi uygulamadan önce doktorunuza danışmayı ihmal etmeyin. Bebeklerde inek sütü takviyesi yapılmaya başladığı anda görülebilen şikayetler sonucu inek sütü alerjisinin varlığından şüphe edilebilir. Çünkü aslında bebeklerde en çok rastlanan alerji türlerinden biri olan inek sütü alerjisi, inek sütünün içerisindeki bazı proteinlerin vücutta anormal tepkilere sebep olabilmesinden oluşabilmektedir. Yeni doğan bebeklerin en temel besin kaynağı anne sütü olmaktadır. Özellikle anne sütünün içerisindeki besin maddeleri bebeklerin gelişimi için oldukça büyük bir önem taşıdığından anne sütünün bebek için yeri çok ayrıdır. Fakat bazı durumlarda anne sütünün azlığından veya çeşitli sorunlardan dolayı anneler inek sütü tercihine yönetebilmektedirler. Her ne kadar anne sütünün yerini doldurmasa da bebek için faydalı bir gıda takviyesi olarak anne sütünden sonra en çok tercih edilen gıda maddesidir. Fakat çocuklarda oluşan bazı problemler inek sütüne karşı alerjik reaksiyonlara sebep olabilmektedir. İnek sütü içeriğindeki proteinler ile birlikte, proteinlere karşı reaksiyon gösterebilen deri döküntüleri, kusma, ishal gibi belirtilerle oluşan alerji türüne sebep olabilmektedir. Bu alerji de vücudun inek sütünün içerisindeki proteinleri yabancı madde olarak algılamasından kaynaklanmaktadır. Bu yüzden zorunlu bir durum olmadıkça 2 yaşına kadar inek sütü gibi gıdaların çocuklar için tüketilmemesi İnek Sütü Alerjisinin Geçtiği Nasıl Anlaşılır?Bebeklerde inek sütü takviyesi yapılmaya başladığı anda görülebilen şikayetler sonucu inek sütü alerjisinin varlığından şüphe edilebilir. Çünkü aslında bebeklerde en çok rastlanan alerji türlerinden biri olan inek sütü alerjisi, inek sütünün içerisindeki bazı proteinlerin vücutta anormal tepkilere sebep olabilmesinden oluşabilmektedir. Bu durumlarda genelde bebeklerde en sık görülen belirtiler bebeklerin ortada hiçbir neden yokken sürekli çığlıklar atarak ağlaması, bebeğinizin sık bir şekilde ishal olması ve dışkıda kanlanma görülmesi gibi semptomlar süt alerjisinin en yaygın belirtileridir. Bunun yanı sıra kusma, ciltte döküntü, bebeklerde gaz sancısı gibi sorunlar süt alerjisine belirti gösteren semptomlardır. Eğer bu gibi şikayetler çocuğunuzda oluşmaya başladıysa, bunun için tam olarak bu belirtilere sebep olan neden ile ilgili tanı koyabilmek amacıyla çocuğunuzu doktora götürmek gerekebilir. Veya en basitinden bebeğinize bir süre inek sütü ve süt ürünleri verilmediği süreç içerisinde bu semptomların hala devam etmediği görünürse oluşan sebeplerin çocuklarda süte olan alerji yüzünden ileri geldiğini İnek Sütü Alerjisi Ne Zaman Geçer?İnek sütü alerjisi genel olarak 2 yaşına kadar bebeklerde bazı semptomlara sebep olsa da bebeğin yaş alması ile birlikte bu durum düzelmeleri beraberinde getirecektir. Yapılan araştırmalara göre genellikle ilk 3 yıl içerisinde bu sorunun düzelmeye başladığı ve artık çocuğun 5 yaşına girmesi ile birlikte %50-60 oranında bu semptomların azaldığını gözlemlemişlerdir. İnek sütü alerjisi genel olarak bebeklerin 1 yaşında ortaya çıkabilen bir alerji türü olarak genelde düzelmeye meyilli bir alerjidir. Bu alerjinin ömür boyu sürme olasılığı çok düşük olduğundan genel olarak birkaç yıl içerisinde semptomların azalmasıyla yavaş yavaş bu belirtiler sona ermektedir. Fakat çoklu besin alerjisi problemi yaşayan çocuklarda inek sütü alerjisi durumu çok daha geç bir sürede iyileşebilmektedir. Bu da pek çok besin maddesine duyulan alerji durumunu ortaya koyduğundan dolayı inek sütü alerjisinin de çoklu besin alerjisi yaşayan çocuklara göre çok daha hızlı iyileştiği araştırmalarda gözlemlenmiştir. Yani genel olarak endişelenecek bir durum olmadığından eğer alerjik bir durum varsa inek sütü tüketimi azaltılabilir ve bunun sonucunda birkaç yıl içerisinde yavaş yavaş inek sütü takviyesi çocuğunuzun sağlığını olumsuz etkilemeyen bir hale gelecektir.

çoklu besin alerjisi ne zaman geçer