🥏 Ben Bilirim Ödülü Ne Kadar 2021

Ben de 4-5 yıl daha oynayabileceğimi söylüyorum. Vücudunuza nasıl bakarsanız, o da size öyle karşılık verir." ifadelerini kullandı.Cristiano Ronaldo, an itibarıyla 115 golle milli takımlar tarihinin en golcü oyuncusu unvanını elinde bulunduruyor.Kadınlarda ise FIFA Özel Ödülü'nün sahibi Christine Sinclair oldu. Fidan gibi birkaç amatör flütçü gençten. Ankara ’da kendi evinde. Hemen netleştirelim: “Alıp alabileceği” deyişime balmumu yapıştırınız (gençler için: “önem veriniz”) çünkü hani “denizde kum adamda para” der gibi, denizde kum Prof. Kuçuradi’de ödül. Mesela, 2003 Dünya Felsefe Kongresi’ninki (bunlardan BenBilirim diyenlerin yarışması 360 ekranlarında! Yeni nesil yayıncılık sloganıyla başarılı programlara imza atan 360'ta yarışma tutkunlarının ailece izleye Tabii. Yani bu o zaman ne Sen yok bence de yaşlıyım da Nagehan sen doğum tarihini okudum özgeçmişim. Yok ben bin dokuz yüz altmış altı diyorum. Altmış beş diyeyim. Ha eee Nagehan Hanım bulana kadar ben tabii anam ağladı tabii şey oldu yani çapkın değildir asla. Hiç. Aman İsmail Bey geç bulup test kaybetmeyin Nagehan Matematik kelimesinin kökeni Eski Yunancada "matesis" kelimesinden gelmektedir.Bu kelime "ben bilirim" anlamına gelir. Zaman içinde kelime matematik halini almıştır ve bu kelimenin kökeni ise "mathematikos"dur.Bu kelime ise "öğrenmeyi seven,hoşlanan anlamına gelmektedir Ben kızım 6 senedir diyabet 3 yaşında tanı konuldu tanı konulmadan 6 ay öncesinden diyabeti varmış kızımın doğumundan itibaren hep o doktora götürdük ama doktor ben diyabetin belirtilerini söylerken benim ne kadar takıntılı bir anne olduğumu söylemekten yetindi en sonunda başka bir doktora götürdük her türlü tahlil The German Design Awards achieved an immense reach last year, with almost 30,000 publications in print, online and social media. A glamorous highlight is the Award sculpture. Gold award winners and Public Choice award winners will also receive a sculpture as a prize. The sculptures will be presented exclusively on stage during the Award Show. Cevap Soruda Para Ödülü Ne Kadar? O ses türkiye 2021 ne zaman başlıyor saat kaçta O Ses Türkiye 2021 ne zaman başlıyor? O Ses TürkiyeBir yandan stüdyodaki yarışmacılar bir yandan da ekran. 15/6/ · Ekranların sevilen sunucusu Alper Ateş’le Ben Bilirim yarışma programı hafta içi her akşam seyircisiyle buluşuyor. 360 tv’de bir yarışma programı var ben bilirim diye. kazanana 2.500 tl veriyor. şaka gibi. yakında yarışmalara katılanlardan para alınabilir şükretmek lazım. evillive 15.12.2021 20:38 ~ 23:15 İsveç Kraliyet Bilimler Akademisi, 2021 Nobel Edebiyat Ödülü'nün Tanzanya doğumlu yazar Abdulrazak Gurnah'a verildiğini açıkladı. Akademi kararını açıklarken Gurnah'ı, "Kültürler 2018yılına kadar ödülü kazanan 209 kişi arasında yalnızca üç kadın vardır. Bunlar Marie Curie, Maria Goeppert-Mayer ve Donna Strickland'dır. Bu özelliği ile Nobel Fizik Ödülü kadınlara en az verilen Nobel ödüllerinden biridir (2017 yılına kadar Nobel Ekonomi Ödülü'nü kazanmış yalnızca bir kadın vardır). BenBilirim ödülü ne kadar 2022, Ben Bilirim ödülü nedir 2022, Ben Bilirim ödül miktarı ne kadar, Ben. Ben Bilirim ödülü Ne Kadar 2021? -. Din İşleri Yüksek Kurulumuzca, 2021 yılı Ramazan ayının başlangıcından 2022 yılı Ramazan ayının başlangıcına kadar olan süre için Fitre miktarı 28 TL olarak belirlenmiştir Qlh7yB. Ben Bilirim Ödül Ne Kadar 2022 kelimesi analizi bilgileri aşağıdaki gibidir. Ben Bilirim Ödül Ne Kadar 2022 Kelimesi Analizi Anahtar Kelime Ben Bilirim Ödül Ne Kadar 2022 Sıralama Zorluğu 0 Aylık Aranma Hacmi 400 Tık Başı MaliyetUSD Sorgu Başı Tıklama Global Kelime Hacmi 400 Aylık Max Trafik Potansiyeli 1500 Son Güncellenme Tarihi 2022-05-13 143009 Serp Özellikleri Site Bağlantıları,Küçük Resimler Webden Sonuçlar Wikipedia Sorgusu , Anahtar Kelime Sıralama Zorluğu Aylık Aranma Hacmi Tık Başı MaliyetUSD Sorgu Başı Tıklama Global Kelime Hacmi Aylık Max Trafik Potansiyeli Ben Bilirim Ödül Ne Kadar 2022 0 400 400 1500 Ben Bilirim Ödül Ne Kadar 2022 Kelimesi Sıkça Sorulan Sorular Ben Bilirim Ödül Ne Kadar 2022 kelimesi aylık kaç kere aratılmaktadır? Ben Bilirim Ödül Ne Kadar 2022 kelimesi aylık 400 kez aratılmaktadır. Ben Bilirim Ödül Ne Kadar 2022 kelimesi tık başı maliyeti nedir? Ben Bilirim Ödül Ne Kadar 2022 kelimesi tık başı maliyeti ortalama usd’dir. Ben Bilirim Ödül Ne Kadar 2022 Kelimesi AnaliziBen Bilirim Ödül Ne Kadar 2022 Kelimesi Sıkça Sorulan SorularKazanana Ne Kadar Ödül Verilecektir Ben Bilirim Kazanana Ne Kadar Ödül Verilecektir Ben Bilirim kelimesi…Ben Bilirim Ödül Miktarı Ne Kadar Ben Bilirim Ödül Miktarı Ne Kadar kelimesi analizi…Ben Bilirim Ödül Parası Ne Kadar Ben Bilirim Ödül Parası Ne Kadar kelimesi analizi…Ben Bilirim Ödül Ne Kadar Ben Bilirim Ödül Ne Kadar kelimesi analizi bilgileri… Devir hızlandıkça, zaman algımız da hızlanıyor ve bu durum bütün dönüşümlerimizi de hızlandırıyor. Asırlar saatlere sığıyor. Ve insanlaşma serüvenimiz sonsuz şimdi’de bu ivmeyle devam ediyor. Evet, idrak ediyoruz ki saniyelerle değişen, dönüşen bir tekamül bu. Her an bir başka şe’n. Evet, an biricik, lineer bir çizgi değil. İlerleyen değil devam eden bir döngü bu. Ne kadar dönüşse de her seferinde yeni. Bu değişimin çok yıkıcı tezahürlerinden biri de benliğimizi tehdit ediyor. Nedir bu? Ben bilirim’ egosu. Bunca değişimin içinde değişmekte direnen bir huy. Benlik alanında adeta patlama yaşanıyor. Bir tür toplumsal vakıa olarak da yorumlanabilir. Öğrenilmiş benlikler’ desek, yeni bir sosyolojik terim olur muydu? Ne mi kast ediyorum; ben bilirim’ egosu derken? Hepimizde farklı şekillere bürünmüş bir zan. Mesela sinema bölümünü bitirince kartvizitine yönetmen’ yazdırırken bunu kendine yakıştırıyor 24 yaşında ve bitirme tezi dışında bir film çekmemiş olan bir yeni mezun. Ya da grafik tasarımı bitirip hasbelkader bir ajansta çizer olur olmaz kendisine verilen projeleri en üstün haliyle yaptığını sanıyor fazla uğraşmadan. “Kardeşim, bizim isteğimiz, hedef kitlemize uygun olarak şöyle şöyle idi,” diyerek anlatmaya kalksanız büyük bir eleştiri ve hakaret olarak “vay bana ha!” diyerek alınganlaşıyor. Kırılıyor, öfkeleniyor veya hatta düşman oluveriyor size. Peki ya ne yapacaktı diye soranlar varsa hemen cevap vereyim Öğrenmek isteyecekti. Anlamaya çalışacaktı müşterisinin ondan istediğini. Mesleğinde bir şeyi keşfetmeye, bir yandan da insan ilişkilerinde kendini geliştirmeye çalışacaktı. Umursamazlık göstermek yerine ilgili olacaktı. Ama bütün bunlar zoraki olmaz tabii. İçinden gelecekti. Yani talip olacaktı. Talip olmadan, talep etmeden, talebe olunmadan herhangi bir şey öğrenilemiyor. Çünkü gönle indirilmeyen, benliğinden geçirilmeyen, içinden süzülüp dönüştürülmeyen bir bilgi yaşamıyor. Mesleki gelişimlerde de kullanılamayınca ölüp gidiyor. Kısacası bu bahsettiğim öğrenilmiş benlik’ dışında, genç olalım ihtiyar olalım muhakkak bir şeyler olmalı hayatımızda; gönülden öğrendiğimiz bir şeyler. Çünkü benliğimiz öğrenmeye ve gerçek olmaya en büyük engel. Gönüldeki gerçeği barındıran cevherin üzerindeki kalın örtü. Gençlerin öğrenme kabiliyetini hadım eden bir sosyolojik vakıa daha var Toplumsal hiyerarşik kodların ortadan kalkması. Dijital dönemin hemen öncesine kadar modern dünyada bir usta çırak ilişkisi vardı. Alaylı öğrenmek, tatbikat içinde öğrenmek, yaşantıda karşılığı olacak şekilde öğrenmek ancak bilgiyi canlı yaşamakla mümkündü. Eğitimde üstlere hürmet çerçevesinde, ustaların engin tecrübesine saygıya binaen bilmediğini kabullenerek, muhakkak ki bilmediğim şeyleri onlardan öğrenirim yaklaşımıyla beslenen ve çok işe yarar bir yöntemdi bu. Mürid-mürşid, usta-çırak, üstad-derviş, hoca-talebe ilişkisi; benlik kibrine henüz feda edilmemişti. Öğrenmek bir tür gurur meselesi haline getirilmemişti, kadim dünyanın gençleri tarafından. Eleştirildiklerinde bunun bir imkân olduğunu bilirlerdi öğrenmeye, kendini geliştirmeye, tecrübe edinmeye bir imkân ve aynı zamanda bir ikram. Şimdiyse ukalalık ve burnu büyüklükle, ilk yaptıkları işle dünyayı yönettiğini sanıyorlar. Çünkü neyi bilmediklerini bilecek bir birikimleri de oluşamıyor. Burunlarından kıl aldırmıyorlar tabiri caizse. Benlik kibrine yenik düşüyorlar. Ne sanatta, ne de mesleklerinde önceki kuşakların bıraktığı seviyeyi geliştiremiyorlar. Aslında onlara kızmamak azım, çünkü bizim aynamız onlar. Öyle bir devir ki, hepimiz kendi bildiğimiz kadarıyla amel ediyor, başkasından bir şey öğrenmeye çalışmıyoruz. Kimse kendini karşısındakine vermiyor, zaten vakit yok. Kalpten kalbe geçişlerin kıymeti bilinmiyor. Bilmek ve anlamak; yani öğrenmek benlik menfaat, ikbal hırsı, şöhret, para, itibar, makam, iktidar vs. için olunca çok kısır kalıyor. Öğrenmek Bilgiyi benliğin için değil ama insanlık için, Hak için öğrenme şevki olunca gerçekleşir. Muhatabını anlama gayreti, ona kendinden vermek, eşlik etmek, onunla birlikte değişip dönüşmek, projelerini alınca derinleşmek, yeni şeyler paylaşmak, üreterek çoğalmak gibi sen-merkezci’ yaklaşımlarla. Ben-merkezci’ bakışla kişi kendini geliştiremiyor. Aksine benliğini genişletip duruyor. Büyüklerimiz der ki, bizim için kemâl yolu, gerçeği benliksiz algılama seviyesine gelmemizle mümkün. Bilirkişiler Ne Kadar Maaş Alıyorlar? 2021 Bilirkişi Maaşları Ücretleri Ne Kadar Hakim ve savcıların hukuki bilgileri dışında kalan, çözümü özel bilgi ve birikim gerektiren konularda görüşlerine başvurulan kişilere bilirkişi denilmektedir. Bilirkişiler, görüşleri alınan konuda rapor yazarak, bilgili bakanlığa iletirler ve bu rapor karşılığı da bir rapor ücreti elde ederler. Ülkemizde hali hazırda beklemekte olan dava sayısı düşünüldüğünde bilirkişilere ciddi bir iş yükü düşmektedir. Bu bağlamda da son yıllarda bilirkişilik mesleğini icra etmek isteyen kişi sayısı da bir hayli artmıştır. Bilirkişi kimdir, ne iş yapar bir önceki yazımızda detayları ile ele almıştık. İlgili yazıya ulaşmak için hemen TIKLAYIN. Bu yazımızda bilirkişi maaşları hakkında detaylı bilgiler vereceğiz. Bilirkişiler Ne Kadar Para Kazanırlar? Bilirkişiler her meslek dalından olabilirler. Ancak tabi ki bilirkişi olabilmek için belirli şartları taşımanız gerekmektedir. Bilirkişi olmak için öncelikle alanınızda en az 3 sene deneyimli olmanız birinci şarttır. Bilirkişi nasıl olunur öğrenmek için hemen TIKLAYIN. Daha sonra bilirkişi olarak göreve başlayan adaylar, kendilerine gönderilen dosyalar hakkında raporlar tutarak gelir elde ederler. Ancak burada karıştırılan bir husus bulunmaktadır. Bilirkişiler düzenli olarak sabit bir maaş almazlar. Bilirkişiler ek iş gibi sadece tuttukları rapor sayısı kadar para almaktadırlar. Ancak bilirkişilerle yapılan görüşmeler sonucunda bilirkişilerin maaşlarının çok rahat 7-8 bin seviyelerine çıktığını görebilmekteyiz. Tabi bu adliyelerde bekleyen dava sayısı ile tamamen doğru orantılıdır. Bilirkişilerin tutmuş oldukları rapor ücretlerinin net bir rakamı bulunmamaktadır. Yani bilirkişiler bir rapor yazdığında şu kadar ücret alacak diye bir tabirde bulunamıyoruz. Çünkü ücretler dosyanın zorluğuna ve hakim ile savcıların insiyatifine göre on binlerce TL olabilmektedir. Yani bir rapor karşılığı 10 bin TL ücret alınabilmektedir. Ancak bir alt sınır bulunmaktadır. Bu alt sınırları aşağıda belirttik. 2021 Yılı Bilirkişi Ücret Tarifesi Sulh hukuk mahkemelerinde görülen dava ve işler için 165 TL İcra hukuk mahkemelerinde görülen dava ve işler için 165 TL Asliye hukuk mahkemelerinde görülen dava ve işler için 275 TL Aile mahkemelerinde görülen dava ve işler için 220 TL İş mahkemelerinde görülen dava ve işler için 220 TL Kadastro mahkemelerinde görülen dava ve işler için 220 TL Tüketici mahkemelerinde görülen dava ve işler için 165 TL Fikri ve sınai haklar hukuk mahkemelerinde görülen dava ve işler için 330 TL Asliye ticaret ve denizcilik ihtisas mahkemelerinde görülen dava ve işler için 330 TL Yukarıda vermiş olduğumuz ücretler tek bir rapor yazması için bilirkişilere verilmiş olan ücretlerdir. Mahkemelere göre ve dava çeşidine göre rapor ücretleri değişiklik gösterebilmektedir. Ancak her ay onlarca davaya bakan bilirkişilerin ücretleri, yukarıda verilen en az ücretler bile hesaplandığında 10 binlerce TL olabilmektedir. Bu sebepten dolayı son yıllarda bilirkişi olmak için başvuruda bulunan kişilerin sayısı bir hayli artmış durumda. Bilirkişi Ücretleri Ne Zaman Ödenir? Bilirkişi ücretleri rapor verildikten sonra Hakim takdirine binaen, rapor kaydı kaleme girdikten sonra yazılır ve mutemetlik sarf karar verilir. Bundan sonraki yükümlülük mutemetliğe aittir. Onlarda ellerindeki ödeneğe göre bilirkişi ücretlerini hesaplarına aktarılmak üzere ilgili bankaya talimat verirler. Bu süreç genel itibariyle 1 ayı bulabilmektedir. Ancak bu süreci geçen ve hala ücretini alamayan bilirkişiler, mutemekliğe bilgi verebilirler ve ücretlerinin yatırılmasını talep edebilirler. Bilirkişi maaşları hakkında her türlü soru, sorun ya da görüşünüzü yorum bölümünden dile getirebilirsiniz. 2209 Son Güncelleme 2211 TAKİP ET 360 TV'de ekranlara gelen yarışma programı "Ben Bilirim"in sunucusu Alper Ateş'in kim olduğu merak konusu oldu. Alper Ateş, 2001'de Team A'da muhabirlik yaptı. Yarışmacılara toplamda 66 soru yöneltilen Ben Bilirim adlı programın ödülünün ne kadar olduğu araştırılıyor. Ödüle ilişkin açıklama yapıldı. İşte ayrıntılar... Ben Bilirim sunucusu Alper Ateş kimdir? 1982 Samsun doğumlu Alper Ateş 39 yaşındadır. Marmara Üniversitesi İletişim Fakültesi Radyo Televizyon ve Sinema Fakültesini tamamladı. Ateş, 2001 senesinde ATV ekranlarında yayınlanan Team A'da muhabirlik görevini yürüttü. 2004 senesine gelindiğinde Team A'dan ayrılarak Best FM'de haber sunucusu ve radyo muhabirliği yaptı. Ateş, 2005'ten itibaren Show TV’nin programlama departmanında çalışmaya başladı. Ateş, birçok Show TV yapımının editörlük görevini üstlendi ve 400'den fazla canlı yayında muhabirlik yaptı. BEN BİLİRİM YARIŞMASI NASIL OYNANIR? Alper Ateş'in sunuculuğunu üstlendiği "Ben Bilirim" adlı yarışma programında yarışmacılar toplamda 66 soru ile karşı karşıya geliyor. J harfi hariç olmak üzere A’dan Z’ye, birinci ve ikinci turda yarışmacılara soru yöneltiliyor. Birinci turda en çok puana sahip olan yarışmacı, beş kategoride 10 sorunun sorulduğu ve her sorunun 200 puan değerinde olduğu finale çıkıyor. Harfler, yarışma sırasına göre yarışmacılar tarafından seçiliyor. İlk soruda yarışmacı doğru yanıtı veremezse, diğer yarışmacılar düğmeye basarak söz hakkı alabilir. Hiçbir yarışmacı doğru cevabı bulamazsa, doğru cevabın verilmesine yardımcı olmak için harfler açılır. BEN BİLİRİM ÖDÜLÜ NE KADAR? 360 TV yapımcısı Ben Bilirim ödülüne ilişkin şu sözleri ifade etti “Ödül konusunda açıkçası biraz bizim tercihimiz farklı. İşin içine parayı koyduğunuz zaman insanlardaki o sıcak atmosferi kaybetme riski doğuyor. Dolayısıyla daha cüzi bir rakamla insanların sosyalleşebileceği bir alan oluşturuyoruz. Yarışmacılarımız kendileri gibi düşünen insanlarla bir arada oluyorlar. O, bir buçuk saati keyifle geçirmelerini sağlıyoruz. İşin içine para girdiğinde başka hırslar devreye giriyor. Biz de bunu çok ön planda tutmuyoruz. Yoksa parayı vermemek değil. Yarışmacılar da bu durumdan çok memnunlar.” Aylardır, gazetelerde, televizyonlarda "Bilmem ne ödülleri dağıtıldı. Gurubumuz, bin ödül kazandı" türü haber okumadığınız gün kaldı mı?. Bu ülkede "ödül" ayağa düştü. Bugün değil, yıllar önce.. Hatta ben usturuplu bir dille yazdım da.. "Bana ödül vermeyin, gelip almam" diye.. Ama mesela okulunda birkaç ünlü görmek isteyen okullar, hemen o ünlülere, "Yılın bilmemnesi" deyip ödül veriyorlar. Firmalarının adını gazete ve TV'lerde duyurmak isteyenler, o gazete ve TV'lere bol ödül dağıttıklarında haber olacaklarını biliyorlar. En son bir üniversite bana ödül verdiğinde, hemen herkes, "bir işi olduğu için" gelemediği ve yerine birini gönderdiği için, Tayfun Talipoğlu'nun deyişi ile biz işsiz güçsüzler gidip kendimiz almıştık da, ben o zaman 60'lı yaşlardaydım, bir teşekkür konuşması yapmış ve "Ofisimde ve odamda aldığım ödülleri koyacak yer kalmadı. Bu ödüller bana artık heyecan da vermiyor. Oysa bu ödülü, kendi yaşlarınızda bir genç gazeteciye verseniz, o meslektaşımı nasıl coştururdunuz. Oylarınızı üne değil, gence verin" demiştim. Ama onlar da ünlü birini görmek, ünlü bir şarkıcıyı dinlemek için oy vermeye devam ettiler. O zaman işte "Bana vermeyin, gelip almam" dedim. Bugünkü ödül enflasyonunda kazananları kim seçmiş, nasıl seçmiş bilen yok. Oysa "Niye" seçmişi herkes biliyor ama, kazanan çoğu zaman bu komikliğe katılmamak için gidip ödülü almadığı halde, gazete ve televizyonda haberi yayınlanıyor. Amaç da zaten bu.. Asıl değerli olması gereken ödülleri ise yazan bile yok.. Mesela Sedat Simavi Ödülleri.. Çeşitli alanlarda, önce çok seçkin jüriler belirlenirdi, sonra ödüle katılmak isteyenler eserlerini yollarlardı. Jürinin, yollanmasa da "resen" eser seçme hakkı vardı. O ödüller, bir yerde Türk Nobel'i idi. Tıptan basına, edebiyattan bilime dek... Sonra sahipsiz kaldı ödüller. Dinç Bey'e adeta yalvarmıştım, milyona vuran satışlarımızla Hürriyet'le at başı giderken.. "Sedat Simavi Ödülleri'ni biz alalım, onları kendi silahları ile vuralım" diye.. Girmedi o zamanki patronum, çok sevdiğim Dinç Bilgin bu işe.. O zaman zerre kıymeti harbiyesi kalmamış, hiçbir kovulmuş, haksızlığa uğramış, sürünen gazeteciye destek olmadığı, ülke meseleleri üzerine bir "Sivil Toplum Örgütü" olarak "Tık" demediği için, on paralık değeri kalmayan, gazete ve TV'lerde adı bile geçmeyen Türkiye Gazeteciler Cemiyeti, Sedat Simavi Ödülleri'ni sahiplendi. Ama tek haber olmadı. Paraları yoktu ki ilan versinler.. Yarışma koşullarını ve jürileri duyursunlar.. Kıymetleri yoktu ki, "Ödül dağıtıldı" haberleri yayınlansın.. Geçen gün Doğan Ağabeyim Hızlan kendi köşesinde iki satırla, ödüllerden ikisini alanı yazmış. Gerisi yok.. Hey koca Sedat Simavi.. Hey bu ülkede mesleğimizi çağdaş anlamda kuran, geliştiren ve bu hale gelmemize sebep olan Büyük Adam!. Bir vârisin bile çıkmıyor ki, "Dedemin adını bu hallere düşüremezsiniz. O bir basın anıtıdır" desin ve o Sedat Simavi adını bu çöplükten çeksin.. Bir PR'cının gayreti ve gazete gazete, kanal kanal bilerek ve seçerek dağıttığı bedava reklam ödülleri haber olurken "Sedat Simavi" ödülleri, bir vefalı yazarda iki satır sadece.. Ödülsüz kalan, ille de ödül isteyen biri var mı bu ülkede.. Kirpileri Koruma Derneği dahil.. Ben vereceğim.. "Hıncal Ödülleri.." Tamam mı?. Bunları niye yazdım?. Bir mail geldi bana dün.. Bir estetik uzmanı doktorumuza "Amerikan Estetik Cerrahları Derneği" 2021 Yılı "En İyi Vaka Raporu Altın Ödülü"nü vermiş. Onu anlatıyor, kazanan doktorumuz. "Nasılsa haber olmaz ama estetik cerrahinin, yakın dostları sayesinde yıllardır estetik cerrahinin içinde olan Hıncal Uluç ilgilenir belki" demiş herhalde.. İyi etmiş.. Bu cerrahinin kimlere nasıl muhteşem dokunduğunu, kimleri de tornadan çıkmış gibi birbirlerine benzetip suratlarına bakılmaz hale getirdiğini iyi bilirim. Dünya literatürüne geçenleri de var. Kasapları da.. O kasaplar yüzünden çok ama nasıl çok sevdiğimi herkesin bildiği bazı sanatçı arkadaşlarımın şimdi leş suratlarına bakamıyor, bakamadığım için de onlardan kaçıyorum.. Bu yüzden Dr. Bülent Bağcı'nın ödül haberini veren mailini yayınlıyorum. Değerli, gerçek bir ödül olduğu için hiçbir medya kurumunun itibar etmediği ödülü haber veren maili.. * Merhaba Hıncal Bey, Yalnız ve güzel ülkemizin bu karmaşık gündemi arasında sizi sevindireceğini umduğum önemli bir gelişmeyi paylaşmak istiyorum. Her yıl American Society of Plastic Surgeons ASPS tarafından organize edilen, plastik cerrahi alanında en yüksek impact etki faktöre sahip olan ve alanının en prestijli bilimsel dergisi olarak kabul edilen PRS Journal ve PRS Global Open tarafından verilen "Best Case Report Gold Award/En İyi Vaka Raporu Altın Ödülü"ne bu yıl ben layık görüldüm. Yazmış olduğum bilimsel makale, orta-yüz bölgesindeki hacim kayıplarının dolgu enjeksiyonu ile restorasyonuna dair yeni bir yaklaşımı içermekteydi. Bu ödülün takdimi için 30 Ekim 2021 tarihinde Atlanta'da düzenlenen "Plastic Surgery The Meeting" kongresine davet edildim. Birkaç ay önce Newsweek ABD dergisi tarafından Amerika'nın en iyi plastik cerrahı seçilen ve bilim dünyası tarafından yaşayan en büyük plastik cerrah olarak kabul edilen Prof. Rod Rohrich'in elinden aldım bu ödülü. Ülkesini ancak bilimin kurtaracağına inanan sizin gibi pek çok vatanperver insanımızın umutlarını canlı tutması ve genç meslektaşlarım için ilham kaynağı olması amacıyla bu haberi sizinle paylaşmak istedim. Çalışmalarınızda başarılar dilerim... Sevgilerimle Uzm. Dr. Bülent Bağcı Dermatolog estetikkozmetik * Herkese haksızlık etmeyelim. İki çok değerli insan, çok değerli ödüller aldılar. Onları hafta içinde ayrı yazacağım. *** KISA KISA 'PAZAR'LIK NOTLAR... Kafamda öyle çok konu var ki, gazeteyi doldursam bitmez. Tonla konu, gündem hızla geliştiği için, çöpe gidiyor, üzülüyorum. Bu pazar bir çare buldum. Tüm aldığım notları kısa kısa yazacağım.. Yazdığım kadar, sayfaya girebildiği kadar.. İyi pazarlar benim sevgili okurlarım.. * Kulüp diye harika bir dizi oynadı Netflix'te.. Bir gecede değil, bitmesin diye sindire sindire izledim. Seyreden herkes yeterince övdü. Gazeteler göklere çıkarma yarışına girdi. Ekleyecek bir şeyim yok onlara.. Ama asıl "Büyük bir iş" başardı.. "Yahudi" lafını konuşma ve yazı dilimize geri getirdi.. Bu laf uzun zamandır, sanki gizli anlaşma yapılmış gibi yasaklanmıştı bize.. "Yahudi" demiyorduk. "Musevi" olmuştu Türkçe adları.. Neden?. Çingenelere neden "Roman" diyorsak ayni sebepten. Irkçı kafalara göre, Yahudi alçaltıcı, aşağılayıcı bir laftı. Oysa çok önemli Yahudi kardeşlerimiz vardı. Onlar için hakaret sözcüğü "Yahudi"yi kullanamazdık. Musevi lafını icat ettik.. Ama Yahudi kardeşlerimizin bu ülkede kendilerine ısrarla ve inatla "Türk Yahudileri" dediklerine hiç bakmadık. Dünyada "Musevi" değil, "Yahudi" diasporası olduğuna da bakmadık.. Nazi kamplarında Musevilerin değil, Yahudilerin fırınlandığına da bakmadık.. İşte size Türk Yahudilerinin çıkardıkları Şalom Gazetesi'nden bir başlık.. "Kulüp'te Rol Alan Türk Yahudi Toplumu Üyeleri.." Demek ki neymiş, dostlar.. Musevi diye bir şey yokmuş.. Yahudi varmış.. Nuh'un oğlu Sam'dan gelen Sami soyundan insanlar Yahudiler.. Ayni Sami soyundan gelen öteki millet kim peki?. Araplar.. İnanılır gibi değil, di mi?. Ama gerçek.. Darısı, bizim ırkçı kafamıza takılıp, asıllarını inkâr eden Çingene kardeşlerime.. O bambaşka anlama gelen Roman sizi tanımlar mı?. Her Çingene Roman'dır, tamam.. Ama her Roman Çingene değildir. Çingeneler, inanılmaz bir aşk hikâyesi sonunda Hindistan'ı terk eden bir Roman koluna verilen isimdir. Evlenmelerine izin verilmediği için ülkelerini terk edip taraftarları ile Mısır'a giden prens ve prenses Çen ve Gan, sonradan Çingan, bizde Çingene olanların güzel hikâyesine insan nasıl "aşağılama" diye bakar?. Mısır'dan Avrupa'ya yayılan o özgür, o müzik, dans ve keyif içinde yaşayan, üstün ırk aslında onlar, ille de ırkçılık yapacaksak!. Niye İspanyol, Macar Çingeneleri kendilerine "Roman" demezler ve dedirtmezler, Macar Zigan'ı niye bize gelince Çingene diye aşağılanıyor ki?. * Turizm Bakanı Mehmet Ersoy, "Tarihte ilk defa İspanya'dan fazla turist aldık" demiş. Güzel, güzel de, rakamlar ne?. İspanyollar mı gerilemiş, biz mi ileri gitmişiz?. Pandeminin etkisi var mı bu işte.. En önemlisi.. İspanya'ya, İtalya'ya, Fransa'ya gidenler günde kaç para bırakıyorlar, bizde Belek, Antalya, Kemer yöresindeki harika otel ve tatil köylerine gelenler ne bırakıyor?. Önemli olan gelen sayısı değil, adam başı bırakılan para çünkü turizmde.. Topraklarımız, denizlerimiz kelle başı hesabı ile ucuza mı kirletiliyor.. * Posta ekinde Erkan Petekkaya röportajını okurken gözlerim yaşardı birden.. Sevgili kardeşim Nehir Erdoğan için, oynadığı Son Söz dizisini kaydedip reklamları atlayarak ve her defasında 60 dakika izleyerek seyrediyorum. 180 dakikalık dizi olur mu?. Çalışanlara da işkence. Bir haftada 3 saatlik bir film çekiyorlar. Neyse sonra ayrı yazacağım bu konuyu. Gözlerimi yaşartan, dizide harika bir polis tiplemesi Komiser Ömer'i yaratan Erkan Petekkaya'nın, "Gaffar Okkan'ı canlandırmak isterim" sözleri oldu. Erkan, yakından tanıdığım ve çok sevdiğim o kahraman polis şehidimiz Gaffar Okkan'ı gerçekten harika canlandırır.. Bir yapımcı, olmadı devlet desteğiyle, Gaffar Okkan filmini çekmeli.. Erkan da oynamalı.. * Linet, Eurovision'da İsrail'i temsil etmek için oradaki seçmelere girmiş.. Eleştiriliyor.. Eurovision yarışmasından siyasal sebeplerle çekildik. Oysa mesele kazanmak değildi. Olimpiyat gibi iyi yarışmak ve milyarlarca insana Türk'ü izletmekti. Daha önemlisi, Türkiye seçmeleri ortaya yığınla şarkı ve şarkıcı çıkarıyordu. Çekildik, pop müziğimiz durdu. Linet niye İsrail'i temsil etmesin ki?.. Haber ve tartışmaları okurken aklıma Maria Rita Epik geldi. Türkiye elemelerini kazanmıştı. Yarışmaya katılacaktı. Ani bir kararla çekildik, o yıl yarışmadan. "İzmirli kız, Müslüman olmadığı için mi yollanmadı acaba, yoksa yarışma o yıl İsrail'de olduğu için mi" sorusu herkesin aklına geldi, ama kimse yanıtlamadı. Kazanırsan git Linet.. İsrail adına yarış.. Ben seninle gene gurur duyarım.. Alman'ın Mesut'la gurur duyduğu gibi. Maria da hâlâ içimde ukdedir. * Netflix'te They Fall adlı bir western izledik.. Öven övene.. Sebep filmin kalitesi, konusu, oyunculuğu falan değil. Tüm oyuncuları zenci imiş.. Bakın zenci lafını da, Çingene ve Yahudi gibi aşağılama kabul edip "siyahi" der olduk.. Neyse lafım o değil.. Bir filmi tüm oyuncuları zenci diye övmek de bir nevi ırkçılık olmuyor mu beyler.. Madem eşitiz, niye artık paylaşmıyoruz da, bu defa tersten ayrımcılık yapıyor ve o ayrımcılığı yapanı alkışlıyoruz, hele bir tartışsak.. *** PAZAR NEŞESİ Bu pazar neşemizi Melih Aşık'ın köşesinden aldım. O da sosyal medyadan bulmuş. Yazının başlığı "Bitcoin!." Fıkramız şöyle.. *** Maymunları bol olan bir köye bu maymunları satın almak için bir yabancı tüccar gelir. Maymunları, tanesini 100 dolardan satın alacağını ilan eder. Maymunu yakalayan, 100 dolara tüccara satar. Tüccar birkaç gün sonra maymunun tanesine 200 dolar ödeyeceğini söyler. Köylüler yine seferber olur, yakaladıkları maymunları 200 dolardan tüccara satar. Tüccar sonraki ay yine gelir, bu defa maymun başına 500 dolar önerir. Maymunları alır, paraları öder. Sonraki ay tekrar geleceğini ve maymun başına bu defa 1000 dolar ödeyeceğini bildirerek tatile çıkar. Ne var ki ortalıkta maymun kalmamıştır. Tüccarın köyde bıraktığı adamı, kafesteki maymunları köylüye 700 dolara satmayı önerir. Köylüler ellerindeki paraya ek olarak tefecilerden yüklü krediler de toplayıp, borç harç tüm maymunları 700 dolardan satın alırlar. Nasılsa birkaç gün sonra 1000'e satacaklar ya.. Tüccarın adamı paraları alır ve tüyer. Köylüler borçlarıyla baş başa kalırlar. "Bitcoin işte böyle bir maymun ticareti" diyor Facebook'a bu fıkrayı koyan arkadaş. *** LATİN SÖZLERİ "Voluntas impudicum, non corpus facit!." "Niyet arsız yapar, beden değil!" Halk deyişi Yasal Uyarı Yayınlanan köşe yazısı/haberin tüm hakları Turkuvaz Medya Grubu’na aittir. Kaynak gösterilse veya habere aktif link verilse dahi köşe yazısı/haberin tamamı ya da bir bölümü kesinlikle kullanılamaz. Ayrıntılar için lütfen tıklayın.

ben bilirim ödülü ne kadar 2021